Açıklanamayan İnfertilite Nedir?
İnfertilite, 35 yaş altı bireylerin bir yıl süresince korunmasız cinsel birliktelik, 35 yaş üstü bireylerin ise 6 ay düzenli ve korunmasız cinsel birliktelik yaşamasına rağmen çocuk sahibi olamadıkları durumda etkili olabilen hastalıklardan biridir. Çiftlerde kadın ve erkek olarak farklı nedenlere bağlı şekilde infertilite görülebilir. Bazı anlarda çiftlerden birinde bu durum görebilirken bazı anlarda çiftlerin her ikisinde de infertilite belirtilerine rastlanabilir. İnfertilite kadın ve ya erkek olarak ayrı belirti gösterebileceği gibi açıklanmayan infertilite durumları da gözlemlenebilir.
Kadınlarda görülen infertilite iki ayrı şekilde ele alınabilir. Birincisi prime infertilite olarak daha önce hiç doğum gerçekleştirilmemesi durumlarında görülebilir. İkinci durum ise ölü olarak ya da normal olarak doğum yapmış ancak daha sonrasında bu sorunla karşılaşanlar için sekonder infertilite olarak adlandırılan durumları içerir. İnfertilite görülme olasılığı yaş ilerledikçe doğru orantılı olarak artış göstermektedir. Bu sebeple infertilite şüphesi ile doktora başvuran hastalarda dikkat edilen ilk nokta yaş faktörüdür.
İnfertilite Nedir?
İnfertilite, üreme sistemlerinde etkili olan bir tür sağlık sorunudur. Çiftlerin bebek sahibi olamamalarındaki temel nedenlerden biridir. Pek çok nedene bağlı olarak görülebilen infertilite, kadın için ayrı erkek için ayrı sonuçlara dayandırılabilir. İnfertiliteyi etkileyen nedenler arasında sağlık sorunları, aşırı alkol ve sigara tüketilmesi, yoğun stres yaşanması gibi faktörler etkili olabilir. Bu nedenlerden biri ya da birkaçı infertilite olmak için yeterli olabilir. Ayrıca bunların dışında bazı önemli hastalıklar da infertiliteyi tetikleyici etki gösterebilir.
Açıklanamayan İnfertilite Nedir?
Çiftlerde infertilite tanısı konulmasına neden olacak net belirtilere rastlanmadığı halde, muayene esnasında inferitlite durumuna işaret edilen şüphe uyandıran durumlar söz konusu olduğunda açıklanamayan infertilite tanısı konulabilir. Çocuk sahibi olamayan hastaların ortalama olarak yarısı açıklanamayan infertilite tanısı ile karşılaşabilmektedir. Açıklanamayan infertilitede, kişilerin üreme sisteminde kesin bir olumsuz belirtiye rastlanmadığı halde gebelik mümkün olmayabilir. İnfertilite şikayeti ile doktora başvuran hastaların tetkik sonuçlarında %15 oranında açıklanamayan infertilite tanısı konulabilir.
İnfertilite sorunu ile mücadele edebilmenin ilk adımı, sebeplerinin araştırılması ve bu duruma etki eden faktörlerin tespit edilmesidir. Bu sayede uygun görülen bir tedavi yöntemine başvurulabilir. Doğru tespitler ve tedavi yöntemleri sayesinde infertilite sorunu ile baş etmek mümkündür. İnfertilite tedavi yöntemleri gelişmiş olsa da sınırlı kalındığı ve net sonuçlara ulaşılamadığı durumlar görülebilir. Açıklanamayan infertilite de bu duruma en iyi örneklerden biridir.
Açıklanmayan İnfertilite Nasıl Tedavi Edilir?
Açıklanmayan infertilite tedavisinin net bir belirtisi olamadığı gibi kesin sonuç verdiği düşünülen tedavi yöntemi de yoktur. Bunun yanı sıra doktora başvuran hastalarda açıklamayan infertilite tanısı konulduğu anda en sık tercih edilen tedavi yöntemleri şu şekildedir;
-
Aşılama
-
Tüp bebek tedavisi
Doğal Gebelik Bekleme Süresi
Hastalara net olarak infertilite belirtisine rastlanmadığı durumlarda açıklanmayan infertilite tanısı konulabilir. Bu durumda ilk uygulanacak yöntem eğer ki tetkiklerin sonucunda kadın ya da erkek üreme sisteminde herhangi bir sorunla karşılaşılmadığında yaşamlarında yapacakları ufak değişiklikler ile doğal yoldan gebelik olma olasılığı değerlendirilebilir. Yaklaşık 2 yıllık bir takip süreci ile çiftlerden dikkat edilmesi istenen başlıca durumlar şu şekildedir;
yukarıda yer alan faktörlere dikkat edilmesi sonucuna bağlı olarak gelişebilecek gebelik durumu gözlemlenebilir. Bu süreç doğal gebelik bekleme süresi olarak adlandırılabilir. Ayrıca bu faktörler çiftlerin pek çok açıdan daha sağlıklı bir yaşam düzeni elde etmesinde de etkili olur. Bu adımlara dikkat edildiği ve aradan 2 yıl geçtiği halde aynı şekilde gebelik durumu mümkün olmuyorsa diğer alternatif yöntemlerle tedaviye devam edilebilir.
Laparoskopi
Açıklanmayan infertilite tedavileri arasında kullanılan yöntemlerden birisi laparoskopidir. Özellikle kadınlarda uygulanabilen bu yöntem, tüplere bağlı olarak görülen infertilite tedavisinde laparoskopi lazer cerrahisi ile olumlu sonuç almaya çalışılabilir. Bu açıdan laparoskopi yardımcı üreme tedavileri arasında gösterilebilir. Laparoskopi yönteminin başarılı sonuç verebileceği başlıca durumlar şu şekildedir;
-
Bağlanmış durumda bulunan tüplerin tekrar uç ucu getirilmesi
-
Tüp tıkanıklıklarının giderilmesi
-
Tüp bebek tedavisine başlamadan tüplerin çıkarılması
-
Dış gebelik uygulamaları
-
Çikolata kisti tanısı
yukarıda yer alan uygulamalarda laparoskopi tedavi yöntemi olarak tercih edilebilir.
Aşılama Yöntemi
Aşılama yöntemi açıklanamayan infertilite durumlarının ardından uygulanan tedavi tekniklerinden biridir. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerde aşılama tedavisinin ovulasyon indeksiyonu ile birlikte uygulanması olumlu sonuç verme olasılığını arttırdığı düşünülmektedir. Bu sebeple aşılama için uygun görülen çiftlere ovulasyon indüksiyonu birlikte uygulanmaktadır. Aşılama tedavi yöntemi ile gebelik olasılığı yaklaşık %10 ile %12 aralığında gerçekleştiği belirtilebilir. Aşılama yönteminin başarı oranında etkili olan ayrıntılar ise şu şekildedir;
-
Yumurta sayısı
-
Sperm ölçüleri
Yaş Faktörü
35 yaş üstünde özellikle kadınlarda yaş faktörüne bağlı olarak başarı oranı değişkenlik göstermektedir.
İnfertilite Süresi
Hastaların ne kadar zamandır bu sorunla baş etmeye çalıştığı başarı oranını etkileyen bir diğer önemli noktadır.
İnfertiliteyi Etkileyen Sebepler
Tüp tıkanıklığı, endometriozis gibi olguların tespit edilmesi tedavi sürecinin başarı yüzdesini olumsuz yönde etkileyebilir.
Yumurta Sayısı
Özellikle aşılama ile ovulasyon indüksiyonu uygulandığında önemli olmaktadır. Yumurtaların büyüklüğü ve çatlama oranı aşılama işleminin başarı oranını arttırabilmektedir.
Sperm Ölçüleri
Sperm parametreleri aşılama tedavisinde başarı oranını etkileyen önemli noktalarda biridir. Özellikle spermlerin hareketlilik oranları normal sperm yapılarına göre fazla olması tedavi sürecini olumlu yönde etkileyebilir. Genel olarak hareketli sperm sayısının 5 milyon altında kalması tedavinin başarı oranını düşürebilmesi söz konusudur.
Tüp Bebek Tedavisi
İnfertilite tedavi yöntemleri arasında en çok bilinen ve uygulanan tekniklerden birisi tüp bebek tedavisidir. Kadın infertilitesi ya da erkek infertilitesi belirtileri görüldüğü durumlarda doktor onayı ile tüp bebek tedavisine başlanabilir. Bunların yanı sıra açıklanamayan infertilite durumunda da tüp bebek tedavisine başvurulması mümkündür.
Açıklanmayan İnfertilitede Hangi Durumlarında Tedaviye Başlanabilir?
Açıklanmayan infertilite tanısı konulduktan sonra bazı durumlarda zaman kaybetmeden tedaviye başlanması önemli olur. Bu durum bazı anlarda yaş faktörü bazı anlarda genetik rahatsızlıklara bağlı olarak gerçekleşebilir. Hızlı bir şekilde tedavi sürecine geçmemek boş yere vakit kaybetmek tedavi sonrası oluşabilecek başarı oranını düşürebilir. Genellikle dikkat edilmesi gereken ve anında tedavi sürecine geçilecek durumlar şu şekildedir;
-
Kadın hastanın 35 yaş üstünde olması
-
Yumurtalık rezervinin yetersiz olması
-
İnfertilite durumuna bağlı olabilecek etkenleri 1-2 yıl aralığında devam etmesi
yukarıda yer alan detaylar hemen tedaviye başlamak için yeterli olarak görülebilir. Aksi takdirde başarı oranı düşebilir.
Açıklanamayan İnfertilitede Sperm Analizi Yapılmasının Önemi
İnfertilite sorunu ile karşılaşan kişilerin sayısı azımsanmayacak kadar fazla da olsa günümüzde hala bu durumun net olarak sebep olduğu durumlar belirlenmiş durumda değil. Bu şikayetle doktora başvuran hastaların 6’sından 1’i açıklanamayan sebeplerden kaynaklı olarak infertilite sorunu ile karşı karşıya gelebilmektedir.
Sperm örneği laboratuvar ortamında değerlendirilen bir aşama olsa da uzmanlık alanı ve tecrübe ister. Bilinenin aksine yalnız sperm sayısının yeterli oranda olması gebe kalmak için tek başına etkili olmayabilir. Bu noktada sperm hareketlerini daha fazla öneme sahip olduğu belirtilebilir. Sperm şekillerinin detaylı olarak incelenmesi için tek yöntem olarak mikroskop altında gözle incelme yapılmasıdır. Sperm üzerinde yapılan bu incelemelerin doğrudan gözlem yolu ile yapılması farklı laboratuvar ortamında yapılan kontrollerin farklı değerler sunduğu görülebilir.
Sperm analizinin infertilite için son derece önemli olduğu dikkate alındığında bu işlemin alanında uzman doktorlar tarafından yapılmasının gerekliliğini vurgular. Böylece hastalar gereksiz yere zaman kaybetmek ya da boş yere farklı tedavi süreçleri ile uğraşma derdinden kurtulabilir.
Açıklanmayan İnfertilite Hangi Sıklıkla Görülebilir.?
Doktor tarafından çocuk sahibi olmaya engel olan sebepleri araştırıldığında herhangi bir nedene bağlanamadığı durumlarda açıklanamayan infertilite tanısı konulabilmesi için uygun olarak değerlendirilir. Genellikle infertilite tanıları arasında sebepsiz infertilite tanısının konulma sıklığı %15 civarında olmaktadır. Gebe kalma sorunu ile doktora başvuran hastaların büyük bir çoğunluğunda infertilite durumu ilk değerlendirmeye alınan tanılar arasında gösterilebilir. İnfertilite çeşitleri arasında kadın ve erkek infertilitesinin yanı sıra açıklanmayan infertilite tanısı da hastalarda sıklıkla görülebilen rahatsızlıklara örnek gösterilebilir.